Bu ülkedeki kanunlar bakanlar ve nüfuza sahip olan kişiler için nasıl işletiliyorsa sıradan vatandaşlar için işletilmelidir. Polislerin göz göre göre döverek tanınmaz hale getirdikleri insanlar haklarını ararlarken onlara orantısız biçimde şiddet kullanan polislerin de yargı karşısına çıkarak adalete hesap vermeleri beklenmektedir.
Durumun bir de başka bir tarafına bakalım.
Hakkını arayan ve protesto eden öğrencilerin dışında acaba kaçımız önümüzden alınanların ve zorla koyulanların farkındayız? Bir televizyon kanalı, İstiklal Caddesi'ne elinde popüler dizilerin oyuncuları ile Egemen Bağış'ın fotoğrafının olduğu bir fiziki görsel malzeme ile röportaj yapıyordu. Elbette ki negatif yönde bir seçilim yapılmış olma olasılığı olmakla birlikte fotoğraftaki kişilerin isimleri sorulduğunda bir çok insan dizi oyuncularının isimlerini ve canlandırdıkları karakterleri bilirlerken Egemen Bağış'ın ismini ve makamını bilemediler. Bu çok ama çok büyük bir ayıp. Protesto ederken, şikayetçi olurken ve hakkımız ararken bunları kime karşı kullandığımızı bilmememiz bizi sadece göstermelik kuru bir kalabalığın içindeki herhangi birisinden farklı yapmaz.
Buradan iki sonuç çıkardım:
1. Diziler üzerinden yürütülen uyutma politikası başarılı olmuştur.
2.Halk öylesine bir sosyal bunalımdadır ki televizyonlarda izledikleri oyuncuları gerçek yaşama adapte ederek onlarla birlikte yaşamakta ve etraflarında olup bitenleri görememektedir.
Acil şekilde uyanmamız ve gitgide kaybettiğimiz özlüğümüzü geri kazanmamız gerektiğini savunuyorum.
bilinçli bir yazı olmuş
YanıtlaSiltebrikler:))
bayılıyorum senin bu hassasiyetine
Tebrikler. Daha cok okuyucuya ulaşmanın bi yolu olmalı.kopyalayıp e-posta olarak paylasalım mı???
YanıtlaSilhaklısn
YanıtlaSil30 yıldır söylenen tek şarkı (aslında 30dan da uzun ama şimdi yaşımı ortaya çıkarmayayım):
YanıtlaSil"e bebeğim eee eeee"
-keyfine bak adsız, linklediğin sürece istediğin -gibi kullanabilirsin.
YanıtlaSil-hemera; :)
-438; ah ne güzel ninniymiş bu cehalet, herkes dalıp uyumuş nihayet, top atsan uyanmazmış ne rehavet , e bebeğime ee. :)
Sevgili hükümetimiz kendilerine karanfil atılması yalakalığını bu kadar doğal bulurken yumurta atılmasını nasıl böyle bir tepki nefretle karşılıyorlar anlayamıyorum..
YanıtlaSilOysa tarım bakanımız ülkemizdeki kişi başına düşen yumurta tüketimi sayısının azlığından yakınmıyor muydu?
Acaba bu tepkilerin sebebi, atılan yumurtaların 'pastörize' olmamasından kaynaklanıyor olabilir mi?