Twitter gibi anlık iletişim sağlayan sosyal medya olanaklarının çıkması elbetteki köşe yazarlarının da son derece işine gelmiş durumda; öyle ki yazılarını yayınladıkları gazeteler veya internet sitelerinin haricinde de bol miktarda duyurabiliyor ve okutabiliyorlar. Ben de bu durumdan elbette ki yararlanan birisi olarak twitter üzerinden neredeyse etrafımdaki herkesin takip ettiği belli başlı yazarları takip ediyorum.
Ediyorum da, benim bir sorunum var bu yazarlarla ilgili.
Sizce bu insanlar blog yazar gibi köşe yazısı yazmakla biz okuyuculara ne katıyorlar? Yani İstanbul'da açılan yeni bir mekanın her gün bir köşe yazan yazarın köşesinde işi ne? Oradaydım demek mi bütün dert? Dolaylı yollarla yapılan reklamlar da cabası. Özel olarak bir mekanı tanıtmak üzere işe alınmadıkları sürece köşe yazma işini yapan bu insanların yazdıklarına karışılması gerektiğine inanıyorum. Bizi aslında çok fazla ilgilendirmiyor Prag'da ne yiyip ne içtiğiniz veya kimi yediğiniz. Halk olarak, köşe yazarlarından beklememiz gereken şeyin genel kavramlar dahilinde ve en basitinden gidilen ve görülen, gidilen yerlerde yenilen ve içilenin değil kültür-sanat olmasını beklememiz gerektiğini savunuyorum. Gerçi kim katılıyor ki kültür-sanat etkinliklerine? Etrafını çevirdiğim halka içinde yer alan insanların üzerindeki buz dağının görünen kısmında sadece kavram karmaşaları dahilinde yaşadıklarını sandıkları elit ve alt tabakadan kopuk bir yaşam evresi yer alıyor. Bu insanların topluma tek bir faydasının dokunmadığı kanaatindeyim.
Köşe yazarları
Ocak 06, 2011
Adsız
siyaset dısında kose yazısı okumamak lazım aslında
YanıtlaSilblog yazar gibi köşe yazısı yazan yaza(n)lar tespitin çok yerinde olmuş.
YanıtlaSilnicedir kültür-sanat yerine vıcık vıcık magazin yazıları okuyoruz. bir kaç sağlam basın yayın organı dışında çoğunluk bu yönde.
umarım bir gün, gerçek anlamda bir bilince sahip olunur ve buna göre yazılar yazılır ama şu anki eğitim seviyesi ile daha farklı bir şey olacağını düşünmüyorum. öyle ki hitap edilen kesim(!) belli...