Geçtiğimiz senenin sonlarına doğru Kolombiya'daki savaşa dair halk oylamasının sonuçunun "hayır" çıkmasının yorumları iyi yapılamadı.
İnsanların verdikleri yanıtın "hayır" olmasını, o toplumun barıştan değil de savaştan yana olduğunun bir göstergesi olarak sunulması son zamanlarda başımızdan bir türlü atamadığımız algı yönetiminin çok önemli bir örneği.
Bence Kolombiya'daki insanlar, önlerine konan evet / hayır seçeneklerini geçmişle böylesine kolay yüzleşmenin ve geçmişte topluma zarar veren insanların cezalandırılmak yerine adeta ödüllenmesine bir tepki olarak değerlendirdiklerini görüyorum.
Kan döken, terör estiren, insanların yaşam haklarına açık ve aleni bir şekilde tecavüz eden insanların yeri ulusal temsil lokasyonları değil ceza çekecekleri yerlerken, Kolombiya halkının teröristleri yaptıkları suçlardan aklayacak olan bir referanduma "evet" demelerini beklemek komedi olurdu.
Siyasi parti kuracaklarmış da, meclise gireceklermiş de. Yok ya? Başka?
İşin bizi ilgilendiren en acıklı tarafı ise hemen hemen yayın yapan her televizyon kanalının gündüz / akşam kuşağında haber yapan sunucusu, işi barışı seçmek / savaşı tercih etmek olarak yorumlaması...
İçler acısı, utanılası ve yüz kızartıcı. İyi niyetli olmanın ve doğru bilgileri vermeyi ilke edinen yayıncılık politikalarının da sonuna gelmiş bulunuyoruz. Başımız sağ olsun, tabii sağ kalacak bir başımız kaldıysa.
Kolombiya referandumu üzerine
Ocak 28, 2017
xCoach Incomprehensible
0 Yorumlar