Gözde, Esen ve Derya gibi tiplerden daha önce bahsetmiştim sizlere; sınıfın tiki ve geleceği daha o günden belli olan tipler... Şimdi birinin iki çocuğu ve süpürge saçına benzeyen boyalı saçları var, diğeri merdivenci kadınlar gibi giyiniyor ve muhtemelen içlerinde en iyisi olan ise doktor falan olmuştur.
Sanırım ilkokul 2 de yada 3 te falanız. Beslenme saatimize sıra gelmiş ve her birimiz yemeksepeti'den, getir'den ya da glovo'dan bir şeyleri sipariş edemeyeceğimize göre evden getirdiklerimizi tıkınıyoruz. Ben yumurta falan yemiş olabilirim o gün, hiç emin değilim.
Beslenme saatinin bitiminde Esen'in o cicili bicili, üzerinde her türden tuhaf çizgi film karakterinin olduğu çantasıyla takım beslenme pabuççuğunun içinden kendi mor ve üzerinde beyaz daireler içinde bir çeşit kuşun olduğu plastik bir ambalaj çıktı. Onun içinden de özene bezene sabunlanmış beyaz ve mis kokulu bir ıslak peçete.
Hanım hanımcık ağzını sildi, aynı özenle katlayıp tekrar mor orkid poşetine koydu mendilini.
Nerde o zamanlar götümüzü başımızı her an her yerde silebileceğimiz ıslak paket mendiller filan? Fabrikanın doktorunun oğlunun anasına gelen eşentiyonlardan sürüklediği koca kutulardan. Mentollü o da, bırak götünü silmeyi, burnunu silsen aside balıklama atlamış gibi yanıyor.
Yetmedi. Devam ediyoruz.
Akşam eve gittiğimde bir baktım, bizim evde de aynı mor poşetten var. Durur muyum ben, annemden bir tanesini isteyip içine evde ıslattığım peçetemi koyacaktım. Annemin gözündeki o tuhaf bakışı nerede görsem tanırdım. Ah benim masum hayallerim...
Tabii ki orkid poşetinden bir mendil kabım olmadı. Esen'in ki de ortadan kayboldu.
0 Yorumlar