Teknik olarak baktığınızda ihtiraslarımdan arınmak epey zamanımı aldı. Buna lüksten ve göreceli olarak pahalı olan herhangi bir şeyden kendimi soyutlamak da dahil.
Tamam, bazen Alsancak'taki 3. biradan ve herhangi bir mağazadan yapacağım ayakkabı alışverişlerini istisna olarak tutabilirim. (Kızlar İnci'de bir indirim var. Delirirsiniz.)
Fakat, şu an yukarıda gördüğünüz araba... Şey nasıl desem... Biraz seksi-ötesi bir güzellik değil mi? Klasik araba formunun dışında oluşu ama bir o kadar da klasik araba işlevselliğinin oluşu..
Beyler bearlar, bu alışılagelmiş anlamda bir adamın bacaklarının arasının karıncalanıp sertleşmesinden çok ötede bir şey. Köşesizliğin enteresan bir şekilde sonsuzlukla birleşmesi ve bunun bütün bir yüz yıla yayılmış olması hali gibi.
Yani, neresinden bakarsanız bakın, bu arada en az üç yüz yıl boyunca eskimeden kalacak gibi görünüyor. Bir yandan üzerinde çok vakit harcanmamış gibi basit, minimalist, süreksiz; ama öteki taraftan da sürtünme katsayısıyla, farlarıyla; göstermelik de olsa ön ızgarasıyla, C sütunuyla ve bagaj kapağının şeklinin yanı sıra içindeki teknolojiyle bombastik bir uzay gemisi gibi değil mi?
Ay lütfen öyle olduğunu söyleyin.
Size şurada İncil'in kimsenin pek bilmediği bir versiyonunun yazıları
okunmayan bir kopyası üzerine bir takım sözler verebilirim ki böyle bir
araba için köhne hamamlardan elimi eteğimi çekebilirim.
Canımı ölesiye sıkan ve Harry Potter'in yediği şekerleme neticesinde kulaklarından çıkan çaydanlık buharı gibi kulaklarımda bir uğuldamaya neden olan şey ise bu makinenin fiyatı.
Abi en üst donanım paketi sanırım $85.000 gibi bir şey.
Para biriminden arındırdığınızda... ABİ BEDAVA'dan biraz pahalı değil mi sizce de? Ya n'olur artık coğrafya kaderimiz olmasın ya.
Eski püskü bir Land Rover Defender'in bile e-Fender isimli bir elektrikli versiyonu çıkarken; hatta bin dokuz yüz bilmem kaç model; iki tane dünya savaşı görmeyi başarmış ve üstüne hayatta kalmış minibüslerin falan dönüşümü yapılmışken biz neden...
Of. Sinir oldum sabah sabah.
0 Yorumlar