Otomotiv sektörü çok ilginç ve değişik bir yöne doğru ilerledi.
Eskiden belirli kategorilerde birer model olur, onun da milyon tane donanım seviyesi sunulurdu. İkinci el otomobil alacağımızda en dolu paketi arar ve onu en ucuza kapatmaya çalışırdık.
Tıpkı cep telefonu modellerinde de olduğu gibi, otomobillerde de bir ultra çeşitlenme söz konusu ve bizim bu çeşitlenme üzerine üzerine konuşmamız gereken şeyler var gibi görünüyor (gerçi kendim çalıyor kendim oynuyorum ama).
Aynı altyapıyı kullanan bir sürü otomobil var niş üretici markaları içinde. Örneğin A, B ve C segmentlerinde bir pazar tanımlamamız olsun.
Eskiden;
A, B ve C segmentinde;
Sedan, station, hatchback ve station vs. formlarında birer model olurdu.
Şimdi,
A segmentinde;
Bir sedan, bir coupé formlu sedan, bir tane hatchback, bir tane fastback, bir tane station, bir tane coupé formlu sedan, bir tane station, bir tane cross var diyelim. Bunların aynısından B ve C segmentlerinde de olsun.
Artık yetmiyor;
A segmentindeki sedan ile B segmentindeki sedan arasına bir sedan koyuluyor ya da B segmentindeki cross ile C segmenti arasındaki cross arasında B'dekinin biraz genişi, C'dekinin biraz küçüğü bir başka cross giriyor. +2 ya da Allspace gibi modelleri düşünün. Yetmiyor bunların coupé formlusunu filan piyasaya sürüyorlar.
Ya da station wagon ile cross segmentini birbirine bağlamak için standart station u plastikle kaplayıp yükseltiyorlar.
Marka algınız bu kadar mı kopuk da ürünlerinizden kocaman bir zincir oluşturuyorsunuz?
Hani video tasarımı yaparken bir kaç saniye arayla bir objenin hareket etmesini sağlamak için konum değiştirirsiniz ya, kız her bir frame'e bir otomobil sokuşturmak gibi. Deli ediyor insanı.
İki arabanın arasındaki segmente bir başka arama koymak gerçekten gerekli mi sizce de? Çok fazla çeşitte ürün üretiyor olmak mı önemli olan, yoksa azar azar onlardan da satmak mı? Mesela VW'nin Nivus'u ne, T-Roc'ı ne? Ya da Mercedes'in GLC'si ne GLC coupé'si ne? Arkasında bir parça cam olunca ne oluyor, olmayınca ne olmuyor?
Belki de pazarlamanın bir gerekliliğidir bu ama, bence gereksiz iş gücü, enerji ve çaba kaybı. Markaların niş ürünlerinden hariç hangi birisinin reklamını görüyorsunuz orda burda? Görmüyorsunuz, dolayısıyla haberdar olmuyorsunuz. Kırk yılda bir bir galeriye yolunuz düşecek de bilmem neyle ötekinin arasında konumlandırılmış bir başka arabanın cazibesine kapılacaksınız.
Belki de otomotiv sektöründeki basitleşmeyi sağladığı için Tesla'ya karşı böylesine pembe hayaller kuruyoruz. Otomotivde de gözle görülür bir sadeleşmeye ihtiyacımız var.
Peki bundan bana ne?
Bilmem, içimden geldi, yazdım.
Yorum Gönder