Kasım ayına çok severek takip ettiğim ve içeriklerini olabildiğince anlamaya vakit ayırmaya çalıştığım bir blogdan minik ve sevimli bir içerikle başlamak istiyorum.
Manifold, derinliği olan ve kalitesi yönünden benim çok hoşuma giden bir mecra. Galiba Serdal Kuzuloğlu'ndan duymuştum ve Selin Erdemirci'nin ürettiği Tekinsiz Kent Araştırmaları'nı severek okudum.
Şehrin izbe, gölgeli ve karanlığın daha ağır bastığı mekanlara olan ilgim konusunda yanlış olmadığımı bilmek çok güzel. Üzerine hayalet hikayesi üretmek için mükemmel yerler.
Kim bilir, belki bir gün ben de Kemeraltı'nın tekinsiz hanları konusunda bir iki bir şey yazarım.
Hadi bakalım, tıklayın:
Belki daha sonra yeni bölümler gelebilir, takipte kalın derim.
0 Yorumlar