Hayatımda yaklaşık iki senedir birisi olmasına rağmen, evden çıkma kısıtlamalarının bende yarattığı yalnızlık hissini yenmek amacıyla yeniden kurduğum uygulamaların birinde yine kendime özgü creativ yaratımlarımdan biriyle bir süre arz-ı endam ettim.
Karşıma kimsenin çıkmasını beklemiyordum, en fazla yakınlarımdan biriyle ateşimi söndürüp şarftı soğuturum falan diyordum. Fakat yine suyun öteki yanından birisi çıktı karşıma.
Burada oturup hicran yaralarımdan ve suçlu hissetme psikolojimin derinliklerini size açacak değilim.
Fakat halen, birilerinin diğerini görmeden bir şeyler hissetmeyi başarması halini deneymleyen birilerinin var olması gerçekten ilginç. Sadece yazdıklarından bile öylesine etkilendim ki, geçtiğimiz hafta sonu yalnızca onunla yazışırken dahi 3 kez boşaldım.
Bu bir aldatma mı, onun da ikilemi içindeyim. Öyle ki birlikte olduğum adamı aldatmak, istediğim en son şeylerden biri.
Yeterli olgunluğa erişmiş bir adamın henüz beni görmeden dahi beni tanımak istemek konusunda ısrarcı olması, bir yerlerde halen bir şeylere ihtiyacımız olduğu gerçeğini hatırlattı.
Eşimle mutluyuz, yakın zamanda da aynı evde yaşamayı planlıyoruz. Ama bazen de boş bir odadaki yıpranmış bir koltuğun üzerinde hep aynı kişinin olması fikrinin iyi olup olmadığını düşünüyorum.
0 Yorumlar