Doğan görünümlü Şahin'lerden, dış görünümü modifiye edilerek 202* (buraya hangi yıldaysak o yılın rakamı gelecek) görünümlü hale getirilmiş ve üstüne bir de Maybach stickerları yapıştırılmak suretiyle kendi içinde ve tarzındaki en iğrenç görünümlü otomobil haline gelmiş bilimum serideki Mercedes'lerden falan sonra, günümüzdeki en büyük dönüşüm işi ceplerimizdeki statü sembollerimiz üzerinden dönüyor, iPhone.
Dolap'ta gezinirken karşıma çıkan bazı ilanlarda nispeten eski sayılabilecek XR modellerinin başarılı ve sorunsuz şekilde Pro Max modellerine dönüştürüldüğünü görüyorum ve bu içleracısı çaba karşısında, ağzım bir kaç yerinden ayrılırcasına açık halde, ayranım dökülmesin diye çabalıyorum.
Yani ben, hayatımda bir kez cebimdeki telefonu izbe, kıyıda köşede kalmış ve önünden bin türlü musibetin geçip gittiği bir yerlere götürüp de yenileteyim diye düşünmedim.
Abi biz iPhone XR'ımızı neden Pro Max görünümlü hale getirmek istiyoruz; hadi istiyoruz diyelim, ülkede neden bu işi yapacak insanlar var? Belki de kendimize sormamız gereken en önemli soru da şu; biz neden bu gibi dönüşümlere, fabrika yada profesyonel olarak servis hizmeti veren birileri tarafından bin bir türlü işlem görmüş telefonlara, tabletlere ve bilgisayarlara falan ihtiyaç duyar haldeyiz?
Bilimum türden ucuz etlerin yahnilerini yemekten sıkılmaktan vazgeçmemizin sizce de zamanı gelmedi mi?
Ps: FaceID'si çalışmayan iPhone almayın kızlar.
0 Yorumlar