Lise 1'deki cnm sınıf arkadaşım Berna'nın dersten çığlık atarak ayrılışının üzerinden tamı tamına 1 yıl geçmiş ve hep birlikte lisenin o zamanki en zor senesi olan 2'ye geçmiştik. Hem Berna hem ben nasıl olup da Fen sınıfına düşmeyi başarmıştık, merak içindeydim.
Yeni lise sınıfımızda bu sefer daha enteresan tipler vardı. 6. kez mi ne Lise1'i okuyan tipler gitmiş yerlerine 3. kez filan fen sınıfına devam eden tipler gelmişti. Değişmeyen tek bir şey vardı; o da hepimizin akneli-sivilceli pis ergenler olduğumuz.
Lisede bir sınıf atlamak dimağımızda tadını asla unutamayacağımız tatları tabii ki bırakmamıştı. Aynı gerizekalı hareketleri tekrarlıyor olmamıza rağmen hayatımızda ilk kez gördüğümüz tuhaf derslerin ağırlığı altında kimimiz bölüm değiştirmeyi, kimimiz okulu bırakmayı, bazılarımız kendini sınıf tekrarına hazırlamaya başlamıştı.
Fakat hayat bazıları için halen kocaman çilekli bir baloncuklu sakızın henüz şekeri bitmemiş pis, yavşak ve bir o kadar da aldatıcı baloncuğu içindeydi. Gelecek kaygısı taşımadan derslere istediği gibi gelip giden, çalışma denen şeyi kocaman bir eşşek sıpası olmasına rağmen ilkokuldan kalma ayıp alışkanlıklarına devam ediyordu ve bu sefer durum ilk okuldakinden biraz farklıydı; Osman'ınkine su yürümüştü.
Sınıftaki sıradışı ilişkiler ve birbirinden mide bulandırıcı iğrenç eşek şakalarından yaka silkerken en bir zemberekten hallice olan Osman'da bu şakaların kendine has yorumlarını geliştirmeyi ders çalışmaya tercih ediyordu.
Ve bu şakadan nasibini alan ilk kişi tabii ki sınıftaki erkek popülasyonunun %98'inin ilk seks objelerinden birisi haline gelmeyi başarmış olan Berna'ydı.
Günlerden bir gün; sanırım Edebiyat dersine girecektik, Osman cebinin dibini yırtıp şeyini kaldırmış ve kilodundan fırttırıp bir de zirveye çıkmıştı. Teneffüs denilen illet zamanlarda sınıfın arka taraflarındaki muhabbetlerin esnasında Berna'ya cebinden bir şey almasını söylemiş ve masum kız safta elini Osman'ın cebine atınca, Osman'ın ufaklık olduğu gibi eline gelmişti.
Berna daha neyi eline aldığını anlayamadan Osman zirveye çıkmış ve Berna'nın eline tuhaf sıvısından bir kaç damla bırakıvermişti.
Hepimiz neler olduğunu henüz anlayamadan Berna yine bir çığlık atmış, ardından da koşarak tuvalete gitmişti. Edebiyat dersi boyunca sınıfa uğramamış; diğer uzun teneffüste ise sınıfa gelip Osman'ı pataklayıp paketlemişti.
Memeleri bir basketbol topundan biraz küçük olan bir kızdan dayak yemiş olmak Osman'ı durdurabilmiş miydi?
Tabii ki de hayır.
Osman bu haz verici ve okulda yapılması yönünden son derece yasak aktiviteye devam etmiş ve sınıftaki bazı erkeklerin de eline vermeyi başarmıştı.
Yetişkinlik döneminde olmakla birlikte, daha çekici gelen şey bir erkeğin eline vermek değil mi a dostlar?
Neyse, 18 yaşını geçmiş bireylerin kendi aralarındaki queer zevklerin detaylarını geçelim de yavaş yavaş Osman'ın bu ergen alışkanlığından nasıl kurtulduğuna (!) geçelim.
Her sınıfta belalı kızlar olur ya; genelde üst sınıflardan birileriyle sevgili olurlar ve o kabadayı tipli çocuk da teneffüslerde filan sizin sınıfa damlar. Hah, Osman işte öyle bir kızı cebinden bir şey almaya davet etti ve kızın kocası bizimkini bir okul çıkışında ağzını burnunu kan içinde bıraktı.
Osman da bu kötü alışkanlığını bırakıp sınıfta insan gibi oturmaya karar verdi.
Yorum Gönder