Sırf çocuk gelişimi yönünden değerlendirdiğimizde, baba figürü olarak karşımızda duran ebevyenimizin karşı cinsten bir role girmesi bence en gelişmiş ülkelerde bile hoş bakılmayan bir durum, kaldı ki bizim gibi 3. dünya ülkelerinde ultra sıradışı bir davranış bozukluğu.
Bunun bir davranış bozukluğu olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konusunda bir kaç psikolog arkadaşımla konuştum, profesyonel görüşleri de bu yönde. Hatta psikoloji ile ilgili en az benim kadar dış kapının dış mandalı olan ultra-kontroversiyel bireylerin görüşleri bile yadırgayıcı nitelikte.
Uzmanlık alanım ne yazık ki psikoloji olmadığından çocuğun aile bireylerinin rol model değişimi konusunda söyleyeceklerim ancak bu kadar fakat ben, olayın ifşa konusunda daha fazla fikir beyan edebileceğimi düşünüyorum.
Daha önce ölünün arkasından konuşmak olgusunda da açıkça belirttiğim üzere, kol kırılır, yen içinde kalır hali de toplum içinde politik bir duruş ve bu çoğunlukla desteklediğim bir motto değil.
Ayrıca, eşlerden birisinin ev ve evlilik yaşamına dair duyduğu bir şüphede, evinde olan biteni anlamak için bir kamera kurması da garip değil.
Garip olan ve benim tuhaf karşıladığım şey, elde edilen görsel verilerin farklı mecralarda fütursuzca yayılıyor olması ve bu görsellerin elde ediliş ve servis edilme mekanizmasına dair hiç bir fikrimizin olmayışı. Eşlerden diğerinin gazeteci olduğunu düşündüğümüzde, basit bir google aramasıyla dahi kim ve kim olduğunu bulabileceğimiz kişilerin görüntülerinin dengesiz ve taraflı bir şekilde servis edilebiliyor olması, kişisel hakları ihlal eden bir şey bence.
Evli olan ve başka kadın ve erkeklerle ilişkiler yaşayan, kadın olmak ve kadın olma isteği üzerine, üstünü örtmek zorunda kaldıkları hisleri olan erkekler tanıyorum. Başlı başına çirkin olarak tanımlayabileceğimiz bu, boy boy fotoğraflarla desteklenmiş ifşanın nedeni ortada çocuk olması mı?
Anne ya da baba fark etmez, herhangi bir ebevyenin kendi çocuğu üzerinde yarattığı travmanın etkisi tabii ki daha büyük fakat bunu çözmenin başka yolları var. Elinde, elde ettiğin kanıtlarla bir mahkemeye gidip boşanabilirsin, çocuğunun babasını görmesini engelleyebilirsin ya da ne bileyim hukukçu muyum ben; bir şeyler bulunur.
Bana öyle geliyor ki, buradaki yaşadığımız örnek toplumun bir kesimi tarafından normal karşılanmayan bir psikososyolojik davranıştan dolayı yeni karar almak değil, basitçe, kuyruk acısını; partnerine yaşadığı en büyük acılardan birisini, toplumun büyük ve meraklı bir kesimini de arkasına alarak bastırmak.
Bir insan için partnerinin eğilimleri konusunda bazı şeyleri gözden kaçırması gerçekten çok büyük sorun olabilir fakat, sırf kendi şaşkınlığından kaynaklanan kafa karışıklığıyla, partneri bile olsa bir başka insanı ifşalayıp görüntülerini defalarca dolaşıma sokarak böylesine küçük düşürmeye hakkı var mı? Dışarıdan bakıldığında davranışları pek tutarlı görünmeyen bir topluma bunu sunmak, sonu ölümle sonuçlanabilecek dehşet bir davranış.
Bir de bunu böyle düşünmek lazım, bu büyük bir ifşa olarak düşünülebilir ve temelinde özel hayatın gizliliğine dair işlenmiş bir suç. Çocuğunu sakla, kocana dava aç fakat onu hedef tahtası haline getirme.
Bakalım gelecek günler bu durumla ilgili bize neler gösterecek...
Yorum Gönder