İçinde yaşadığımız toplumun çok da güzel bir aynası olmuşken İstanbul Müze Gazhane’deki duvar resmine neden böylesine saçma sapan tepkiler gösterdiniz, anlamadım.
Ne güzel işte, büyük bir iştahla ve doymak bilmeyen bir arzuyla kanımızı emen sinekleri, küçücük çocuklara uçkur çözen ve sonrasında mahkeme salonunda gözü açılıp, yaptığı şeyin farkına günler sonra varan şeytan uyduruğu sapıkları, kör olmuş gözleriyle içine bir kaç jumbo jetin sığabildiği, işkembeye dönmüş midesinin bir köşesini daha doldurmaya çalışan aç gözlü yaratıkları falan gayet güzel ve anlaşılır şekilde resmetmişler?
Burada aslında garip olan tek bir şey göremiyorum ben, ne güzel işte bak, içimizden geçip etrafımızdaki leşliği,kokuşmuşluğu, yozlaşmışlığı; teknolojiyle olan garip ilişkimizi, eskiden ayıp bugün sıradan olmuş saçmalıkları ve bütün bunları gözleri kapanmış bir zombi gibi öylesine izleyip geçip gidişimizi anlatmış.
Birilerinin bugünkü durumu böylesine çarpıcı bir şekilde resmetmeyi başarması da, tebrik etmemiz gereken bir başka konu; şehirde uyumayan birilerinin olduğunu bilmek gerçekten güzel. Bence bunun NFT'si falan da üretilmeli. Hatta basılı olarak da sipariş verebilelim.
Bu resmi kim ürettiyse, ona kocaman bir teşekkür etmek yerine neden eseri topluma açık bir yerde, küçük çocukların filan görüp etkileneceği türden bir tü - kaka oyunu haline getirdiğinizi anlamadım. Çocuklar bu ve bunun gibi şeyleri görsün; görsün ki bu dünyanın bugününde, etraflarında yaşayan ve adına mecburen insan dediğimiz diğer “yaratıkların” iç yüzlerine dair bir fikirleri olsun.
Bir de insan hiç merak etmez mi; sanatçı burada neyi nasıl ve hangi perspektifle anlatmak istemiş; çerçevenin içine ne koymuş, bize ne ne göstermek istiyor diye.
Şahsen ben mesajı aldım, ferrodramatik geleneklerinizi suladığınız ve yalnızca aklınıza geldiği için cümle içinde geçiriverdiğiniz çocuklarınızı bahane etmeyin; her bir sıfatta kendi etrafınızda olan insanları gördüğünüz için korkuyor ve içten içe endişeleniyorsunuz.
Gerçekler halının altına süpürüldüğünde kaybolmuyor; daha durun, bu günler iyi günler...
Yorum Gönder