O kasılmayı kendimden biliyorum; arınabilecek miyiz?

Hayatımın son altı ayının büyük bir kısmının, ilişki yönünden değerlendirdiğimizde boşa gittiğini, hafif  odunsu bir parfüme karışmış şarap kokusunuvlu ılık bir sonbahar akşamında içime çektiğimde fark ettim. Aynı anda kalçalarımın arasında artık tanıdık gelen o sızı ve beni artık eskisi kadar rahatsız etmeyen o haz dolu his vardı.

Sil baştan yazılan ve sonradan ateşe atılan  klişeleşmiş dramatik ve biraz da gözyaşıyla süslenmiş bitmek bilmeyen gereksiz detaylarla süslü bayık sonlara inat yasaksa yasak, günahsa günah diye bağırıyordu ruhum kendi kendime, burnumda ise yastığımın kendime has kokusu. Evet, o kendi kendime beni aşık eden kokum. Öte yandan bir şey kokulu bir mumdan yükselen  ve duyularımı hafif kıpırdatan bir aromaya yatak odamın testesterona doymuş duvarlarında kendine yer açmaya çalışıyor, bütün olan bitene istemsizce şahit oluyordu.

Lütfen bir saniye durur musun dedim henüz yıpranmamış fakat çok kısa sürede içine iki adet jumbo jetin yanlamasına park edebileceği bir hale geleceğine yemin edebileceğim kuytu köşemin en derininin tadını çıkaran adama; sıktım uzun, ince ve zevkten kıpkırmızı olmuş uzvunu sarıp sarmaladım mümkün olduğunca.

Tamam ne istiyorsan yap, bari prezervatif tak dediğim bölüm sanki bir önceki sezonun son final sahnesinde, ardında vurucu bir fon müziğiyle kalmıştı.

Gri bir top sakalın çevrelediği çenemi yukarı kaldırdı nazikçe; harikasın sen, neden bu zamana kadar tanışmadık? Soluk alışverişleri boşalmak üzere olan bir erkeğin dizgin vurulabilecdk noktayı az önce geçtiğini işaret ediyordu. Ne demeliyim? Teselliyi hamamlarda arıyordum yada geceleri çaktırmadan çaktırmadan kamyon garajlarında geçirip sinyal çakıyordum mu?

Buralardaydım dedim, biri kapatmıştı, o sikip duruyordu; ama götümü değil, beynimi. Hırıltılar yükseldi, götünü saklandığın için teşekkürler aşkım.

Aşkım?

Ne kadar kolay alıştım değil mi olmadığına ve bir daha bu çorak topraklara ugramayacağına? Bunu öğrenmek için de ortalama 20 yıl geçirip 40'ıma gelmiş olmayı başarmam da ayrıca bir roman konusu.

Hatta artık sabah kalktığımda gömleklerimi de ütülüyorum özenle renklerine göre ayırdığım askıdan çıkarıp. Maviler bir yerde, beyazlar ötekisinde, hatta pembelerle açık mavilerin bile kendine özgü askıları var.

Öyle bir farkındalık, hayata dair böyle bir özen ve kibir.

Tekrar kastım kendimi, geçen sene bir kampanyadan ikisini otuz liraya aldığım mor renkli kayganlaştırıcının yarısını dökmek suretiyle iyice parlatılmış kaygan penisinin içimde kayışını hissettim, omurgamın alt tarafına kramp gibi bir şey girdi. Orgazmın gelişi gerçekten böyle bir şey mi? Sonra sırtımda hissettiğim kalp atışınyla aynı ritimde, ritmik bir kasılmayla içinden inci beyazı aktı içime. O kasılmayı kendimden biliyorum.,

Kıllarla kaplı sırtıma yığılıp yumuşadıkça olduğu yeri terk etmeye istekli penisinin sonsuz görünen uykusuna çekilişine daldı. Kendi de sakinleşen ve dinginleşen ruhunu, camdan sızan sokak lambasının cılız ışığında arındırmaya karar verdi.

Arınabilecek miydik, bence hayır. Yalnızca kendimizi kandırıp

Yorum Gönder

Copyright © xCoach. Designed by OddThemes